* KÖŞE YAZAR'LARIMIZ*
(Yazıların üzerine tıklayınız)
SAHADA AKTİF ÇALIŞAN
SEKRETERYALARIMIZ
1-GENEL ÖRGÜTLENME SEKRETERLİĞİ
2-GENEL EĞİTİM SEKRETERLİĞİ
3-GENEL HUKUK ve TOPLU SÖZLEŞME SEKRETERLİĞİ
4-GENEL SOSYAL GÜVENLİK ve SAĞLIK SEKRETERLİĞİ
5-GENEL HALKLA İLİŞKİLER ve ARAŞTIRMA SEKRETERLİĞİ
6-GENEL DIŞ İLİŞKİLER SEKRETERLİĞİ
7-GENEL ARABULUCULUK ve KRİZ YÖNETİMİ SEKRETERLİĞİ
8-GENEL SİYASİ İŞLER ve İLİŞKİLER SEKRETERLİĞİ
9-GENEL SİVİL TOPLUM İLİŞKİLERİ SEKRETERLİĞİ
10-GENEL BASIN ve YAYIN SEKRETERLİĞİ
11-GENEL BİLİŞİM ve TEKNOLOJİ SEKRETERLİĞİ
12-GENEL YEREL YÖNETİMLERLE İLİŞKİLER SEKRETERLİĞİ
13-GENEL ENGELLİ HAKLARI SEKRETERLİĞİ
14-GENEL EKONOMİK VERİLER ve İSTATİSTİKLER SEKRETERLİĞİ
15-GENEL EMEKLİ DUL ve YETİM HAKLARI SEKRETERLİĞİ
16-GENEL DEMOKRASİ ve ÖZGÜRLÜKLER SEKRETERLİĞİ
17-GENEL ÇEVRE ve EKOLOJİ SEKRETERLİĞİ
Çok yakında
Başlıklara tıklayın
TÜZÜK
21. yy'da insan hakları ödüllü video
MODERN KÖLELİK SİSTEMİ
BİREYSEL VE TOPLUMSAL YOZLAŞMA
EMEKLİ MAAŞI NEDİR..?
ORTAK AKIL
ORTAK TAVIR
SSK kanunlarına göre yıllaca çalışmış, PİRİMLERİMİZ kurum tarafından kesilmiş yaşlanınca insanca yaşamımızı sürdüreceğimiz ücrettir. BU GÜNKÜ KOŞULLARDA MİLLİ GELİRDEN DÜŞEN PAYIMIZDIR..
EMS'YE ÜYE OL . . !
Hareketimiz; sendikal bürokrasiye ve yeni bir sendikal demokrasi, diktatörlüğe karşı yeni bir demokratik kültür ve barbarlığa karşı hümanizmi temel alan yeni bir demokratik uygarlığı inşa ve temsil ediyor. Ortak akıl ile imece usulü dayanışmayla mutlaka başaracağız.
ALİ ERSİN GÜR / CANLI YAYIN / İLKE TV
Güçlü ve gerçek demokrasiyi hayata geçirecek olan
ETKİN KATILIM, ETKİN İLETİŞİM ile Karar ve çözüm süreçlerini
ORTAK AKILLA yürüten HALK MECLİSLERİDİR.
MECLİS KÜLTÜRÜ
• Meclis kültürü gelişmiş demokratik sistem, kitlelere kalıcı bir disiplinli yapı sağlar.
• Meclisler kitleler açısından siyasal olarak çok önemli birer okuldur.
• Halk meclisleri sınıflı toplumun birey üzerinde yarattığı tahribatların giderilmesinin aracıdır.
• Halk meclisleri temsili demokrasi ile yitirilen bireysel özgüvenin panzehiridir.
• Her türlü kariyerizm, rekabetçilik, hizipçilik egemen iktidar anlayışından uzak olmalıdır.
• Halkın çıkarları perspektifinden uzaklaşılmamalıdır.
• Halkı kendi çıkarlarını savunacak düzeye getirmek halk meclislerinin hedefi olmalıdır.
EMEKLİLERDEN GÜÇ BİRLİĞİ
GAZETECİ / RAHMİ CİNOKUR HABERİ
EMS GENEL SEKRETERİ TEKİN:
‘’GÜÇLERİMİZİ BİRLEŞTİRMEDİĞİMİZ SÜRECE
SORUNLARIMIZI ÇÖZME ŞANSIMIZ YOK’’
Emekli Meclisleri Sendikası Genel Sekreteri Ramazan Tekin, ‘’Güçlerimizi birleştirmediğimiz sürece çözüm şansı yok’’ dedi.
Bağımsız Emekliler Sendikası 1. Kuruluş yıl dönümünü kutladı. Sendika genel merkezinde yapılan kutlamaya Emekliler ve Eyt'liler Birliği Bileşenleri ile Emekli Meclisleri Sendikası adına sendikamız Genel Sekreteri Ramazan Tekin, Genel Mali Sekreter Dürdane Bekdemir, Genel Bilişim ve Teknoloji Sekreteri Ergün Akgün, 2021 Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş, Genel Sekreter Ali Sürücü, Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Sekreteri Ali Rıfat Temel, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Can Cankesen katıldı. Toplantıya katılanları, Sendika Genel Başkanı Mehmet Öztürk, Genel Sekreter Muzaffer Esen, Örgütlenme ve Eğitim Sekreteri Raziye Yazıcı karşıladı.
Toplantıda, Bağımsız Emekliler Sendikası Genel Başkanı Mehmet Öztürk, Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Sekreteri Ali Rıfat Temel, 2021 Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş, Genel Sekreter Ali Sürücü ile Emekli Meclisleri Sendikası Ramazan Tekin ayrı ayrı konuşmalar yaparak emeklilerin ve EYT’lilerin sorunları ve örgütlenmenin önündeki engelleri dile getirdi.
Emekli Meclisleri Sendikası Genel Sekreteri Ramazan Tekin yaptığı konuşma da bu toplantıya katılan tüm sendikaların üyeleri olan emeklilerin, emekli olduktan sonra yaşamlarında karşılaştıkları sorunları gidermek olduğunu söyledi.
Günümüzde emeklilerin en büyük sorununun ekonomik olduğunu vurgulayan Tekin, şöyle devam etti:
‘’Ayrı ayrı örgütlerde olsak da burada hepimizin bulunma sebebimizin nedeni aynı. Hepimizin derdi geçim derdi. Hepimizin derdi adalet, demokratikleşme derdi. Bunun için güçlerimizi birleştirmediğimiz sürece hiç birisini çözme şansımız yok. O nedenle, emeklilerin ve EYT’lilerin sorunlarını, taleplerini, birliğini gerçekleştirmek için de yürütme kurulu oluşturduk. Burada Yürütme Kurulunda olan arkadaşlarımız da var. Bu birlikteliği geliştirip emeklilerin sorunlarına çareler üretmeye başlayacağız. Çareler üreteceğiz de. Mehmet Öztürk başkanımız da vurguladı. Mutlaka kazanacağız. Mutlaka birleşeceğiz. Başka çare yok.
Anayasamızda emekliler sendika kuramaz diye bir madde yok. Sendika kurabilir diye de bir madde yok. Türkiye’nin imza attığı uluslararası evrensel bildirgelere baktığımızda sendika kurmamak için bir neden yok. Kişi hak ve özgürlüklere konu olan yasalarda böyle bir durum söz konusu değil.’’
- HEPİNİZİ BİRLEŞMEYE DAVET EDİYORUM-
Emekli Meclisleri Sendikası’nın kuruluşu hakkında da bilgi veren Tekin, şunları kaydetti:
‘’Sendika kuruluşumuzu yaptıktan sonra Ankara Valiliğine giderek dilekçemizi vermek istedik. Valilik çalışanları dilekçemizi almak istemedi. Sendikamız kurucularından Avukat Ali Ersin Gür arkadaşımla birlikte ısrarcı olduk. Kişisel başvurumuzu yaparak dilekçemizi aldılar. On gün sonra bize bir yazı gönderdiler. Bu yazıda sendikanın emekliler adına değil de başka bir sıfatla kuruması halinde kütük numarası vereceklerini kaydettiler. Biz bunu kabul etmedik ve kütük numarasının verilmesini yeniden talep ettik. Bize kütük numarası vermedikleri gibi bir ay süre geçmesine rağmen hakkımızda kapatma davası da açmadılar. Biz de Ankara 6. İdare Mahkemesi’ne başvurduk. Başvurumuz iki gün önce neticelendi. Kısaca mahkeme tarafımıza kütük numarası verilmesine karar verdi. Önümüzdeki hafta Ankara Valiliği’ne giderek mahkeme kararını hatırlatıp kütük numarasının verilmesini talep edeceğiz.
Bunu şunun için söyledim. Biliyorsunuz hepimizi kapatmak için hakkımızda kapatma davası açıyorlar. Bu sorunun ortadan kalkması için siyasi partileri ziyaret ediyoruz. Anayasa’nın ilgili maddesine sadece bir kelime ‘’Emekliler’’ konulacak. İlgili maddede İşçiler, İşverenler sendika kurabilir diyor. Bu kelimelerin yanın Emekliler kelimesi eklenecek. Bu kadar basit. Bunu da başarırsak önümüz açılmış olur. Hepimizin bir tek çıkar yolu var aynı yerde birleşmek. Amasız, fakatsız, bensiz olarak biz olarak birleşmek. O’nun dışında bir şansımız yok. 16 milyon emekliyi eşleri ie birlikte düşünürsek 32 milyon eder. Türkiye’de 32 milyon emekli iktidarı düşür, iktidar kurar. Biz gücümüzün farkında mı değiliz ya da gücümüzü mü birleştiremiyoruz. Böyle bir sıkıntımız var. Bunun için birleşmemiz şart. Gerçekten de bu iktidarı değiştirmekten başka bir yol yok. İktidarı değiştirmediğimiz sürece de sürünmekten başka bir yol yok. O nedenle hepinizi birleşmeye davet ediyorum. Birleşmek için çaba gösteren arkadaşlara da teşekkür ediyorum.’’
AV. ALİ ERSİN GÜR
EMS EŞ SÖZCÜSÜ
TÜM EMEKLİLERİMİZE KUTLU OLSUN
Gazeteci/Aktivist
RAHMİ CİNOKUR
''DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE EMEKLİLERİN ÖRGÜTLENME BİLİNÇ DÜZEYİ
PSİKOLOJİK DANIŞMAN DURMUŞ : TÜRKİYE'DE EMEKLİLERİN ÖRGÜTLENME
BİLİNCİ, SON YILLARDA EKONOMİK, SOSYAL VE POLİTİK GELİŞMELERE PARALEL
OLARAK ARTIŞ GÖSTERMEKTEDİR ''
KAYGI, GÜVENSİZLİK VE UMUTSUZLUK GİBİ DUYGULARIN YANI SIRA,
DAYANIŞMA, BİRLİKTELİK VE ADALET ARAYIŞI DA SENDİKALAŞMA SÜRECİNDE
ÖNEMLİ ROL OYNAMAKTADIR
Psikolojik Danışman
SEMRA DURMUŞ
Emekli Meclisleri Sendikası Aktivisti Psikolojik Danışman Semra Durmuş, dünyada emeklilerin örgütlenme bilincinin, ülkelerin ekonomik, sosyal, kültürel yapıları ve emeklilik sistemlerine bağlı olarak büyük farklılıklar gösterdiğini bildirdi.
Emekli Meclisleri Sendikası Genel Eğitim Sekreteryası tarafından, sendika üyelerine yönelik düzenlenen ‘’Emekli Davranış Modelleri ve Emeklinin Örgütlenmeye ilişkin Çekincelerinin Nedenleri’’ konulu video konferansa konuşmacı olarak katıldı.
Konferansta dünya da ve Türkiye’deki emeklilerin davranış tipleri ve modelleri hakkında bilgi veren Durmuş, ‘’Türkiye’de emeklilerin davranış tipleri hem ülkenin sosyoekonomik yapısına hem de kültürel normlarına bağlı olarak şekillenmektedir’’ dedi.
Emeklilik döneminin, bireylerin yaşamlarındaki ekonomik koşullar, sosyal destek ağları, kültürel değerler ve kişisel tercihleri gibi pek çok faktör tarafından etkilendiğini vurgulayan Durmuş, Türkiye’de emeklilik sürecinde gözlemlenen bazı davranış tipleri hakkında da bilgi verdi.
Durmuş, Türkiye’de emeklilerin ‘’Aileye Yönelik Emeklilik’’, ‘’Tarım ve Bahçe İşlerine Yönelme’’, ‘’Kentte Aktif Sosyal Hayat’’, ‘’Dinî ve Manevî Yönelme’’, ‘’Köye dönme’’, ‘’Hobi ve Zanaatlara Yönelme’’, ‘’Emeklilikte "İkinci Kariyer Arayışı’’, ‘’Sağlık ve Fiziksel Aktiviteye Yönelme’’, ‘’Dijital ve Teknolojik Uyumluluk’’, ‘’Seyahate Yönelen Emekliler’’ gibi davranış tipleri sergilediğini belirtti.
* * ÖRGÜTLENME BİLİNCİ **
Dünyadaki gelişmiş, gelişmekte olan ve geri kalmış ülkelerdeki emeklilerin örgütlenme biçimleri hakkında da bilgi veren Durmuş, şöyle devam etti:
‘’Genel anlamda, gelişmiş ülkelerde emeklilerin örgütlenme ve hak arama bilinci daha yüksekken, gelişmekte olan ve düşük gelirli ülkelerde bu bilinç genellikle daha düşüktür. Örgütlenme bilinci, emeklilik sonrası sosyal haklar, emekli maaşlarının iyileştirilmesi, sağlık hizmetlerine erişim ve yaşlı bakım hizmetleri gibi konularda kolektif hak arayışlarına dayanır.
Gelişmiş ülkelerde emeklilerin örgütlenme bilinci genellikle yüksektir. Bu ülkelerde emeklilik hakları iyi korunmuş olup, emekliler sendikalar ve emeklilik dernekleri aracılığıyla haklarını ararlar.
Gelişmekte olan ülkelerde emeklilerin örgütlenme bilinci genellikle daha düşüktür. Bunun sebepleri arasında ekonomik sorunlar, sosyal güvenlik sistemlerinin yetersizliği ve örgütlenme kültürünün az gelişmiş olması sayılabilir. Ancak bazı ülkelerde emeklilik örgütlenmeleri giderek güçlenmektedir.
Örneğin Türkiye'de emeklilerin örgütlenme bilinci, son yıllarda ekonomik, sosyal ve politik gelişmelere paralel olarak artış göstermektedir. Emekliler, dernekler, sendikalar ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla ekonomik taleplerini dile getirmekte, sağlık hizmetleri ve sosyal haklarının iyileştirilmesi için mücadele etmektedirler. Ancak örgütlenme bilinci, ekonomik sorunlar ve toplumsal yapıların etkisiyle bazı ülkelerde olduğu kadar güçlü olmasa da, Türkiye'de emekliler giderek daha fazla örgütlenme eğilimindedirler.
Düşük gelirli ülkelerde ise emeklilerin örgütlenme bilinci genellikle çok düşüktür. Bu ülkelerde emeklilik sistemi yetersiz veya hiç gelişmemiş olabilir. Devlet tarafından sağlanan sosyal güvenlik ağı çok zayıftır, bu da emeklilerin bireysel çabalarla geçimlerini sağlamalarını gerektirir.’’
* * ÖRGÜTLENMENİN SAĞLADIĞI FAYDALAR **
Emeklilerin örgütlenmesinin, birçok ülkede emeklilik haklarının korunması ve sosyal hakların iyileştirilmesi açısından büyük önem taşıdığını vurgulayan Durmuş, şunları kaydetti:
‘’Dünyada emeklilerin örgütlenme bilinci, ülkeden ülkeye farklılık gösterse de, gelişmiş ülkelerde bu bilincin daha yüksek olduğu, gelişmekte olan ülkelerde ise giderek arttığı söylenebilir. Örgütlenme, emeklilerin hem ekonomik haklarını savunmalarına hem de sosyal hayatın bir parçası olmalarına yardımcı olur. Ancak düşük gelirli ülkelerde, emeklilik sistemlerinin yetersizliği ve ekonomik sorunlar nedeniyle örgütlenme bilinci oldukça düşük seviyededir.
Avrupa ve Türkiye’deki emekliler arasındaki davranış farklılıkları, büyük ölçüde ekonomik güvence, sosyal destek sistemleri ve kültürel değerlerle şekillenmektedir. Avrupa’da emeklilik genellikle bireysel gelişim ve sosyal katılım dönemi olarak görülürken, Türkiye’de emeklilik daha çok aile odaklı ve ekonomik kısıtlamalarla şekillenen bir dönemdir.
** TÜRKİYEDE EMEKLİLERİN SENDİKALAŞMADAKİ DUYGU DURUMLARI **
Türkiye'de emeklilerin sendikalaşmaya yönelik duygu durumları, ekonomik ve sosyal koşulların getirdiği zorluklara paralel olarak şekillenmektedir. Kaygı, güvensizlik ve umutsuzluk gibi duyguların yanı sıra, dayanışma, birliktelik ve adalet arayışı da sendikalaşma sürecinde önemli rol oynamaktadır. Sendikalar, emeklilerin hem haklarını savunmak hem de toplumsal olarak görünür olmalarını sağlamak için önemli bir araç olarak kabul edilmektedir. Ancak, sendikaların etkinliği konusunda duyulan şüpheler ve sonuç alma sürecinde yaşanan hayal kırıklıkları, bazı emeklilerde umutsuzluk ve ilgisizlik yaratabilir. ‘’
Konferans
(Online)
Gazeteci/Aktivist
RAHMİ CİNOKUR
İNSANLAR CAN PAZARINDA
YOKSUL, PAZARDAN ATIK SEBZE-MEYVE TOPLUYOR
Gelişmekte olan ülkelerin temel bir sorunu olan Yoksulluk, ülkemizde tamir edilmesi zor yaralar açıyor. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı aylık 19.500, yoksulluk sınırı ise 63 bin lirayı, bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti ise yaklaşık 5 bin lira çıktı. Uygulanan yanlış ekonomik politikalar nedeniyle ülkenin her bölgesinde olduğu gibi şehirlerimizde de hırsızlık, fuhuş gibi asayiş olaylarında büyük artışlar gözleniyor.
Bu gözlemlerimizi somutlaştırmak için Emekli Meclisleri Sendikası Akçay Şubesi olarak sahada incelemelerde bulunduk. İlk önce, büyük alışveriş merkezlerine girdik, işletme yetkilileri ile vatandaşın alım gücü hakkında sohbetler ettik. İşletme yetkilileri, piyasanın belirsizliği, döviz kurlarındaki oynaklıktan şikâyet ederken, yüksek enflasyonun yol açtığı derin yoksulluk ve fakirlik nedeniyle marketlerden gıda hırsızlığının arttığını kaydediyor. Yetkililer, alım gücü olmayan bazı vatandaşların, peynir, makarna, sıvı yağ, soğan, patates ve buna benzer gıda ürünleri saklayıp alıp gittiğini belirterek hırsızlıklara karşı pahalı malları koruma altına almaya çalıştıklarını, kameraları inceleyerek tespit ettikleri hırsızlar hakkında da savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını bildirdi.
Değerli okurlar, bir diğer ziyaretimiz de Akçay’da her Cuma günü kurulan semt pazarı oldu. Saat 19.00 sıralarında pazarı gözlemliyoruz. Pazarcı esnafının bir kısmı elindeki ürününü sattığı için toplanmaya başlamış. Elinde ürünü kalan esnaf ise fiyatları neredeyse yüzde 50-70 indirerek elinden çıkartmaya bakıyor. Hava kararmaya başlamış ama buna rağmen Pazar çok kalabalık. Kalabalığı oluşturanların yaş ortalaması ise 60’ın üzerinde. Parası olan sebzesini, meyvesini alıp giderken, dar gelirli olan vatandaşlar ise fiyatları yarıya indiren esnafla üç kuruşun pazarlığını yaparak pazar torbasını doldurmaya çalışıyor.
Telefonumun saatine baktım. Saat 19.45 olmuş. Saat 20.30’da Emekli Meclisleri Koordinasyon toplantısı var. Ona katılmam gerekiyor. Balıkçıların yanından geçerek kapalı alandan evin yolunu tutmaya başladığım anda kala kaldım. Yaklaşık 20-25 metre ilerimde baş örtülü bir kadın, yere eğilmiş, çöpe atılmış, boş çuvalların içinde tek tük kalmış patates, soğanları toplayarak pazar çantasına koyuyor. Biraz ileride de bir adam aynı şekilde çöpe atılan seze ve meyveleri topluyor. Kadın ile adam bir iki dakika sonra bir araya gelip pazardan ayrılarak evinin yolunu tuttu. Birlikte giden bu ikilinin karı-koca olduğunu düşünüyorum.
Çifti gönderdikten sonra Akçay Otogarı’nın arka caddesindeki Pazar alanına geçtim. Burada da biri kapalı, diğeri kısa kollu iki kadın, çöpe atılan biberlerden sağlam olanlarını alıp çantalarına koyuyordu. Ben onları sessizce izleyip, kayıt altına alırken, onlar bir tanıdık beni görür mü tedirginliği içinde sağını, solunu kontrol ettikten sonra yerden aldığı sebze ve meyve ile günü kurtarmanın sevincini/utancını yaşıyordu.
EMEKLİYE ÇAĞRI…
SİLİNDİR GİBİ EZİLMEK İSTEMİYORSAN SENDİKALI OL
uyguladığı adaletsiz vergi sistemi ve ekonomik programları altında yoksullukla var olma mücadelesi yapan emeklilerin, kurtuluşu örgütlü bir sendikada birleşmek.
Yaklaşık 16.2 milyon emeklinin örgütlenerek taleplerinin akit altına alınması için çok kısa bir süre önce kurulmasına rağmen büyük bir sıçrama yapan Emekli Meclisleri Sendikası, emekli vatandaşların yoğun olarak yaşadığı Ege Bölgesi’nde örgütlenme çalışmalarını yoğunlaştırdı.
İki yıl önce Altınoluk’ta örgütünü oluşturan Emekli Meclisleri Sendikası Akçay’da da örgütlenmek için toplantı yaptı.
Minerva Cafe’de yapılan toplantıda konuşmacılar, Emekli Meclisleri Sendikası’nın örgütlenme modeli ile Doğrudan Demokrasi modeli hakkında bilgiler verdi.
Rahmi Cinokur